SGK İşveren Rehberi

TBMM’de Vergi-SGK yapılandırması ile kıdem iş güvencesi ile ilgili son gelişme

İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin Birinci Bölümü üzerindeki görüşmelere TBMM’de başlandı.
Muhalefet Milletvekili; gerekçesi koronavirüs pandemisinin istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak olarak açıklanan kanun teklifinin, iktidarın pandemi sonrası ortamı istismar ettiğinin teyidi olduğunu öne sürdü. Teklifte, işsizliğin azaltılması bahanesine sığınılarak kıdem tazminatına el atıldığını söyleyen Sındır, “Kademeli olarak kıdem tazminatını ortadan kaldıracak veya işlevsiz kılacak yasal düzenlemeler yapılmaya çalışılmaktadır.” dedi. Ayrıca İşverenlerin istihdam nedeniyle üstlendikleri vergi ve primlerle ilgili bazı yükümlülüklerin İşsizlik Fonu’na yüklendiği, İşsizlik Fonu kaynaklarının hızla eritildiğini savundu.

Vergi ve prim yapılandırması adı altında kısmi af çıkarıldığını dile getiren Sındır, “Adalet ve Kalkınma Partisinin 18 yıllık iktidarı döneminde yedinci kez varlık barışı düzenlemeleri tekrar çıkış yolu olarak ortaya sürülmektedir. Emekleriyle çalışanlar aleyhine iş barışını bozan, iş güvencelerini ortadan kaldıran, kıdem tazminatı hakkını zedeleyen, sigortalılığı bölen, kısmi çalışma düzenini özendiren düzenlemeler yapılmaktadır.” diye konuştu.

İktidar Milletvekili: “Kanun teklifi ile tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etiklerinin azaltılmasının, işçi ve işverenler üzerinde oluşan yükün sosyal devlet ilkesi gereğince paylaşılması ve giderilmesinin, destek tedbirleriyle istihdamda devamlılığın sağlanabilmesinin amaçlandığını söyledi.

Kanun teklifi ile ekonomik program hedeflerinin gerçekleştirilmesi, vergi rekabeti, vergide adalet, basitlik, etkinlik ve verimlilik ilkeleri çerçevesinde bazı güncellemelerin yapılmasının planlandığını kaydeden Erim, “Bu çerçevede, kanun teklifinde yer alan düzenlemelerle mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunu gözeten, vergi güvenliğini güçlendiren, yatırımları ve sermaye piyasasını teşvik eden, idarenin etkin ve hızlı kararlar almasını sağlayan değişiklikler öngörülmektedir.” dedi.
Devlet, ekonomi, ordu ne kadar güçlüyse ülkenin de o kadar güçlü olacağının altını çizerek, “Bugün güçlü hükümete, güçlü ekonomiye, güçlü orduya sahip, yurt dışı pazarında küresel oyuncularla rekabet eden güçlü bir Türkiye var.” ifadelerini kullandı.

Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi  Milletvekili: milletvekillerinin kanun teklifine ilişkin sorularını yanıtladı.

Düzenlemeyle vergi yapılandırmasında peşin ödemenin teşvik edildiğini belirtti. ilk 2 taksit süresi esas alınarak indirim uygulamasının düzenlendiğini kaydetti.

Birinci taksit ödeme süresi içerisinde yapılandırılan tutarların ödenmesi halinde, zam ve faiz gibi alacaklar yerine yurt içi ÜFE tutarında yüzde 90 oranında indirim yapılacağını anlatan Öztürk, yapılandırılan alacağın vergi dairelerince takip edilen idari para cezalarından olması halinde bu alacak asıllarından da yüzde 25 oranında indirim yapılacağını belirtti.

Öztürk, ilk 2 taksit süresi içinde yapılandırılan tutarların ödenmesi halinde zam ve faiz gibi feri alacaklar yerine yurt içi ÜFE tutarından yüzde 50 oranında indirim yapılacağını, yapılandırılan alacağın vergi dairelerince takip edilen idari para cezalarından olması halinde bu alacak asıllarından da yüzde 12,5 oranında indirim uygulanacağını söyledi.

Yapılandırılan alacakların peşin veya taksitli olarak iki şekilde ödenmesinin öngörüldüğünü ifade eden Öztürk, borçluların bu iki seçeneğe göre borçlarını ödeyeceğini, taksitli ödemede belli bir katsayı üzerinden ilave ödeme yapılması gerekeceğini kaydetti. Öztürk, taksitlere göre uygulanacak katsayıların, 6 eşit taksit için 1,045, 9 eşit taksit için 1,083, 12 eşit taksit için 1,105, 18 eşit taksit için ise 1,15 şeklinde olacağını dile getirdi.

İstihdamın korunması ve salgının iş gücü piyasası üzerindeki etkilerinin asgari düzeye indirilmesi amacıyla çeşitli düzenlemeler yapıldığını belirten Öztürk, iş gücü piyasasına girişleri zor olan 25 yaş altı gençler ve 50 yaş üstü çalışanlar için Yeni Ekonomi Programı’nda öngörüldüğü üzere bir düzenlemenin gerekli olduğunu söyledi. Bu çerçevede Kovid-19 salgını döneminde iş gücü piyasasına ve istihdama katkı sağlayacağı düşünülerek, belirli süreli iş sözleşmelerinde değişikliğe gidildiğini ifade etti.

Buna göre, 25 yaş altında ve 50 yaş üzerinde koşul aranmadan, istisnai olarak azami iki yıl süreyle belirli süreli iş sözleşmesinin yapılabileceğini anlatarak, “Önerilen değişikliğin istihdamı koruyacağı ve Kovid-19’un iş gücü piyasasına etkilerini azaltacağı, belirlenen yaş grubundaki çalışanların iş gücüne katılımlarını esnekleştireceği değerlendirilmektedir. Ayrıca, yapılan düzenleme gelişmiş ülke uygulamalarında da benzerlik göstermektedir.” diye konuştu.

Belirli süreli iş sözleşmesinin işçileri kıdem ve ihbar tazminatı hakkından mahrum bırakabileceği yönündeki eleştirilere, şöyle yanıt verdi:

“Eleştiriler olsa da bu durumlarda kıdem tazminatı alınabileceği görülmektedir. Kıdem tazminatına hak kazanma konusunda Yargıtay’ımız, belirli süreli iş sözleşmesinin yenilenme iradesi olup olmadığına bakılması gerektiğine ve somut olayların incelenmesi neticesinde kıdem tazminatının ödenmesine karar vermiştir. Bununla ilgili Yargıtay hukuk dairelerinin çeşitli kararları mevcuttur. İhbar tazminatı ise sadece belirsiz süreli iş sözleşmelerinin varlığı halinde ortaya çıkmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmelerde, sözleşmenin bitim tarihi belli olduğu için herhangi bir bildirim şartı bulunmamakta ve bildirim sürelerine uyulmadığında ortaya çıkan ihbar tazminatı oluşmamaktadır. Belirli süreli iş sözleşmelerinde ihbar tazminatı olmadığı için bu konu hakkında herhangi bir değişiklik yaşanmayacaktır.”

Vergi ertelemesi getirilmeyen sektördeki mükelleflerin 31 Ağustos 2020 öncesi borçlarının yapılandırma kapsamına alındığını dile getiren Öztürk, “Mücbir sebep kapsamı belirlenirken salgından en çok etkilenen sektörler esas alınmıştır. Bu kapsamda 1,9 milyon gelir vergisi mükellefinin, 400 bini aşan mükellefin, mart, nisan, mayıs aylarında ödemesi gereken gelir, stopaj ve KDV’leri ile sigorta primleri ertelenmiştir. Ekim, kasım, aralık aylarında ödenme imkanı sağlanmıştır.” dedi.

Paylaşabilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir