Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan “Anonim Şirketlerde Pay Sahiplerinin Şirkete Borçlanma Yasağı”, ”Şirketlerde İş Yapma Borçlanma Konusu” başlangıçta konuya ilişkin müeyyidelendirme ve uygulama açısından tartışma konusu olmuştur.
“Türk Ticaret Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü Uygulama Şekli Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair” 6335 sayılı kanunla yapılan değişikliklerle şirket ortaklarının şirketlerine borçlanmalarına imkan sağlayan bazı düzenlemeler yapılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 358’inci maddesi uyarınca anonim şirketlerde pay sahipleri, sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarını ifa etmedikçe ve şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olmadıkça şirkete borçlanamayacaklar.
Buna göre anonim şirketlerde pay sahiplerinin şirketlerine borçlanabilmeleri olanağı sağlanmış ve bu olanağın kullanımı iki önemli koşulun varlığına bağlanmıştır. Bu koşullara göre pay sahiplerinin şirkete borçlanabilmeleri için;
* Sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarının tamamının ödenmiş olması gerekmektedir.
* Şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak miktarda olmalı.
Bu koşulların varlığı halinde şirket ortaklarının acil kaynak ihtiyaçlarının şirket içerisinden karşılanması mümkün olabilecek. Bir başka anlatımla, yukarıdaki koşulların varlığı halinde şirket ortakları şirkete borçlanabilecek.
Sözü edilen kanunun 395’inci maddesi gereği olarak “Pay sahibi olmayan yönetim kurulu üyeleri ile yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan yakınları“ şirkete nakit borçlanmayacaklar. Bu kişiler için şirket; kefalet, garanti ve teminat veremeyecek, sorumluluk yüklenemeyecek, bunların borçlarını devralamayacak. Aksi halde, şirkete borçlanılan tutar için şirket alacaklıları bu kişileri, şirketin yükümlendirildiği tutarda şirket borçları için doğrudan takip edebilecekler.
6102 sayılı TTK’nın 6335 sayılı kanunla değişik 395’inci maddesi uyarınca;
* Pay sahibi olmayan yönetim kurulu üyeleri,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan alt ve üst soy hısımları,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan eşleri,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan üçüncü derece dahil üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları şirkete nakit borçlanamayacaklar.
Türk Ticaret Kanunu’nun 644/1-b maddesi uyarınca “şirkete karşı borçlanma yasağına ilişkin 358’inci madde” hükmü limited şirketler için de geçerli bulunmaktadır. Dolayısıyla;
* Ortaklar sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçları ödedikten sonra,
* Şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak miktarda ise şirkete borçlanabilecekler.
Diğer yandan limited şirketlerde;
* Müdürlerin ortak olmayan alt ve üst soy hısımları,
* Müdürlerin ortak olmayan eşleri,
* Müdürlerin ortak olmayan üçüncü derece dahil, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları şirketten nakit borçlanamayacaklar.
Türk Ticaret Kanunu’nun 562’nci maddesi “Cezai Sorumluluk” hükümlerini içermektedir. Buna göre kanunun;
* 358’inci maddesinde yer alan “Şirkete Borçlanma Yasağı” uyarınca borç verenler;
* 395’inci maddesinde yer alan “Şirketle İşlem Yapma Yasağı”nı ihlal edenler hakkında, 300 günden az olmamak üzere adli para cezası uygulanacak.
Adli para cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 52’nci maddesi uyarınca “5 günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde 730 günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından devlet hazinesine ödenmesinden ibarettir.”
Aynı kanun maddesi gereği adli para cezası, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı olarak en az 20 ve en fazla 100 Türk Lirası olarak takdir edilir. Adli para cezasının ödenmemesi halinde de ödenmeyen gün kadar hapse çevrilir ve hapis olarak uygulanır.
Başlangıçta 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan şirkete borçlanma yasağı ile şirketle iş yapma ve borçlanma yasağına yönelik hükümler 6335 sayılı kanunla değiştirilmiş, bunun sonucunda da belli koşullarda şirket ortaklarının şirkete borçlanmasına olanak sağlamıştır.
Kaynak: Veysi SEVİĞ/İTO /21.09.2012/
“Türk Ticaret Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü Uygulama Şekli Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair” 6335 sayılı kanunla yapılan değişikliklerle şirket ortaklarının şirketlerine borçlanmalarına imkan sağlayan bazı düzenlemeler yapılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 358’inci maddesi uyarınca anonim şirketlerde pay sahipleri, sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarını ifa etmedikçe ve şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olmadıkça şirkete borçlanamayacaklar.
Buna göre anonim şirketlerde pay sahiplerinin şirketlerine borçlanabilmeleri olanağı sağlanmış ve bu olanağın kullanımı iki önemli koşulun varlığına bağlanmıştır. Bu koşullara göre pay sahiplerinin şirkete borçlanabilmeleri için;
* Sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarının tamamının ödenmiş olması gerekmektedir.
* Şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak miktarda olmalı.
Bu koşulların varlığı halinde şirket ortaklarının acil kaynak ihtiyaçlarının şirket içerisinden karşılanması mümkün olabilecek. Bir başka anlatımla, yukarıdaki koşulların varlığı halinde şirket ortakları şirkete borçlanabilecek.
Sözü edilen kanunun 395’inci maddesi gereği olarak “Pay sahibi olmayan yönetim kurulu üyeleri ile yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan yakınları“ şirkete nakit borçlanmayacaklar. Bu kişiler için şirket; kefalet, garanti ve teminat veremeyecek, sorumluluk yüklenemeyecek, bunların borçlarını devralamayacak. Aksi halde, şirkete borçlanılan tutar için şirket alacaklıları bu kişileri, şirketin yükümlendirildiği tutarda şirket borçları için doğrudan takip edebilecekler.
6102 sayılı TTK’nın 6335 sayılı kanunla değişik 395’inci maddesi uyarınca;
* Pay sahibi olmayan yönetim kurulu üyeleri,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan alt ve üst soy hısımları,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan eşleri,
* Yönetim kurulu üyelerinin pay sahibi olmayan üçüncü derece dahil üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları şirkete nakit borçlanamayacaklar.
Türk Ticaret Kanunu’nun 644/1-b maddesi uyarınca “şirkete karşı borçlanma yasağına ilişkin 358’inci madde” hükmü limited şirketler için de geçerli bulunmaktadır. Dolayısıyla;
* Ortaklar sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçları ödedikten sonra,
* Şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak miktarda ise şirkete borçlanabilecekler.
Diğer yandan limited şirketlerde;
* Müdürlerin ortak olmayan alt ve üst soy hısımları,
* Müdürlerin ortak olmayan eşleri,
* Müdürlerin ortak olmayan üçüncü derece dahil, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları şirketten nakit borçlanamayacaklar.
Türk Ticaret Kanunu’nun 562’nci maddesi “Cezai Sorumluluk” hükümlerini içermektedir. Buna göre kanunun;
* 358’inci maddesinde yer alan “Şirkete Borçlanma Yasağı” uyarınca borç verenler;
* 395’inci maddesinde yer alan “Şirketle İşlem Yapma Yasağı”nı ihlal edenler hakkında, 300 günden az olmamak üzere adli para cezası uygulanacak.
Adli para cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 52’nci maddesi uyarınca “5 günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde 730 günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından devlet hazinesine ödenmesinden ibarettir.”
Aynı kanun maddesi gereği adli para cezası, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı olarak en az 20 ve en fazla 100 Türk Lirası olarak takdir edilir. Adli para cezasının ödenmemesi halinde de ödenmeyen gün kadar hapse çevrilir ve hapis olarak uygulanır.
Başlangıçta 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan şirkete borçlanma yasağı ile şirketle iş yapma ve borçlanma yasağına yönelik hükümler 6335 sayılı kanunla değiştirilmiş, bunun sonucunda da belli koşullarda şirket ortaklarının şirkete borçlanmasına olanak sağlamıştır.
Kaynak: Veysi SEVİĞ/İTO /21.09.2012/