İş Sağlığı ve Güvenliği

MÜFETTİŞLER ayrımcılık söylentilerinden son derece RAHATSIZ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE SON DURUM/YAZAR:İSA URFALI/MİLAT GAZETESİ/26.08.2013

Hiçbir şey insan hayatından daha ehemmiyetli değildir. Bunu en güzel şekilde Peygamberimiz Hz. MUHAMMED (SAV) “Masum bir insanın ölümü, tüm insanlığın ölümü” şeklinde dile getiren hadisi ifade etmektedir.   Çalışanlar açısından istatistiklere bakıldığında durum son derece vahim bulunmaktadır. Keza ülkemizde iş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen çalışanlarımızın sayısı teröre kurban verdiğimiz insan sayısından bile fazladır.

Girmeye çalıştığımız Avrupa Birliği Ülkeleri ile kıyasladığımızda ise ülkemiz iş kazası ve meslek hastalığı sayısı bakımından açık ara şampiyon bulunmaktadır. Bu vahim tablodan hareketle ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli düzenlemeler yapılmıştır. Kuşkusuz bu düzenlemelerin başında mustakil  İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunun 2012 yılında yasalaştırılarak yürürlüğe girmesi gelmektedir. Bu yasanın en önemli özeliği kamu-özel sektör ayrımı yapılmaksızın tüm işyerlerini ve çalışanları (işçilerin yanı sıra sözleşmeli -memur-çırak ve stajyerler dahil) kapsama almasıdır.

 

TORBA KANUNUNLA YAPILAN DÜZELTMELER

 

İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun yürürlüğe girmesiyle birlikte ülkemizde yetişmiş İş Güvenliği Uzmanı ihtiyacı had safhaya vardı. Bu nedenle  bazı işyerlerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırılması veya hizmet alınması zorunluluğu 02 Ağustos 2013 tarihinde Resmi Gazete’ de yayımlanan torba kanunla ertelendi.

                                                         SGK MÜFETTİŞLERİ İLE İLGİLİ DÜZELTME YAPILDI

Ülkemizde  1946 yılından beri, iş sağlığı ve güvenliği mevzuatını uygulayan, denetleyen,  iş kazası ve meslek hastalığını soruşturan,  işveren-işçi ve üçüncü kişi kusurlarını belirleyen denetim elemanları SSK döneminde Sigorta Müfettişleri, SSK’nın SGK’ ya devir edilmesinden sonra ise  SGK Müfettişleridir.  Buna karşın     İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ilk halinde unutulan SGK müfettişlerinin İş Güvenliği Uzmanlığı hakları  bu kanunda yapılan düzeltme   ile iade edildi.

İş Sağlığı ve Güvenliği kanunun uygulamasında ortaya çıkan en büyük sorun çok tehlikeli işlerde yeterli iş güvenliği uzmanının bulunmamasıdır. Diğer işlerde uzman yetiştirilmekle birlikte çok tehlikeli işlerde yeterli iş güvenliği uzmanının yetişmesi uzun zaman gerektirmektedir. Bu sorunun aşılması Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Fatih ACAR’ın da katkılarıyla isabetli olarak SGK Müfettişleri ile sosyal İş Müfettişlerine İş Güvenliği Uzmanlığı verilmesi ile mümkün olmuştur.

Hal böyle iken ve İş Sağlığı ve Güvenliği kanununda Müfettişler arasında ayrım yokken alt mevzuatla ayrım yapılmak istenmesi söylentileri karşısında müfettişler son derece rahatsız. Keza bu durum hem yasayı amacından uzaklaştırmakta hem de  birinci sınıf, ikinci sınıf veya üçüncü sınıf müfettişlik algısı sonucunu doğurmaktadır. Bakanlığın basiretli yetkililerinin bu söylentileri boşa çıkaracağına inanılmaktadır.

 

KAYNAK:İsa URFALI/ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Uzmanı/MİLAT GAZETESİ/26.08.2013

Paylaşabilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir