Sigortalının ölümünden sonra eş ve çocukları ile bazı durumlarda anne-babalarına ölüm aylığı bağlanmaktadır. En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4/a (SSK) kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde ölüm aylığı bağlanması mümkün olmaktadır.
5510 sayılı Kanun’da sigortalının dul eşine ölüm aylığı bağlanabilmesi için, evli olmaması gerekmektedir. Sigortalının dul eşi kadın olabileceği gibi, erkek de olabilir. Sigortalının dul eşinin çalışması veya emekli olması aylık bağlanması için önemli değildir. Sadece bağlanacak aylığın oranını etkileyebilmektedir. Yani, bilinenin aksine, sigortalının dul eşinin çalışması halinde dahi dul aylığı (ölüm aylığı) bağlanabilecektir.
Sigortalının çocuklarının ölüm aylığına hak kazanmaları için 5510 sayılı Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatına göre çalışmaması ya da kendi sigortalılığı nedeni ile gelir veya aylık bağlanmamış olması genel bir koşul olarak öngörülmüştür. Kız çocukları buna ek olarak evli olmamaları ya da evli olmakla birlikte sonradan boşanmış ya da dul kalmış olmaları gereklidir.
Ölen sigortalının 33’üncü madde hükümlerine göre hesaplanacak aylığının;
a) Dul eşine %50’si; aylık bağlanmış çocuğu bulunmayan dul eşine ise 5510 sayılı Kanun kapsamında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olacak şekilde veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaması veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması halinde %75’i,
b) 5510 sayılı Kanun kapsamında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olacak şekilde veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklardan;
1) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanların veya,
2) SGK Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az %60 oranında yitirip malûl olduğu anlaşılanların veya,
3) Yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarının
her birine %25’i,
c) Yukarıda (b) bendinde belirtilen çocuklardan sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle, ana ve babaları arasında evlilik bağı bulunmayan veya sigortalının ölümü tarihinde evlilik bağı bulunmakla beraber ana veya babaları sonradan evlenenler ile kendisinden başka aylık alan hak sahibi bulunmayanların her birine %50’si,
d) sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam %25’i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam %25’i,
oranında aylık bağlanır.
Sigortalı tarafından evlât edinilmiş, tanınmış veya soy bağı düzeltilmiş veya babalığı hükme bağlanmış çocukları ile sigortalının ölümünden sonra doğan çocukları, bağlanacak aylıktan yukarıda belirtilen esaslara göre yararlanır.
Ölüm aylığı almakta iken evlenen kız çocuklarına evlenme yardımı (ödeneği) verilmektedir. Evlenmeleri nedeni ile gelir ve aylıklarının kesilmesi gereken kız çocuklarına evlenmeleri ve talepte bulunmaları halinde almakta bulundukları aylık veya gelirlerinin 2 yıllık tutarı 1 defaya mahsus olmak üzere yardımı (ödeneği) olarak peşin ödenmektedir. Ancak, sigortalının erkek çocuğu ile dul eşine evlenme yardımı (ödeneği) verilmemektedir.
iBRAHİM IŞIKLI/DÜNYA/7.9.2011